bugün

entry'ler (375)

sözlük yazarlarının söylemek istedikleri

Hadi bakalım uyuyun artık. iyi geceler.

manuş baba

Bu adı seçmek için mi çok uğraştı diye düşünmeden edemedim. Sahne adı gerçekten kötü, acilen değiştirmeli.
Sesi ve yorumunu beğeniyorum. Sesinde bir fikret kızılok havası var. Şarkıları da eskileri anımsatıyor. Şarkılarını sevmemin en büyük sebebi de bu galiba.

az bilinen görgü kuralları

Bir yazar belirtmiş, lakin neden eksilenmis anlamadım. Evet toklaşırken ilk olarak kadın elini uzatır. Bunun neyi hoşunuza gitmiyor ? Kimse kimseyle tokalaşmak zorunda değil. Sen elini uzatıyorsun karşındaki de o el havada kalmasın diye elini sıkmak zorunda kalıyor. Kimseyi buna mecbur birakmaya hakkın yok. Bu kadar basit. Biraz ince düşünmek ve saygı duymayı öğrenmek gerek.

onursuz olmasın aşk

Levent yüksel'in muazzam yorumuyla hafızalara kazınmış ,eskimeyen şarkılardan. Sözleri Sezen aksu'ya aittir.

"Ölürüm yoluna ölürüm de yine boğun eğmem
Yakarım dünyayı uğruna ama sana eğilmem
Öyle sınırsız öyle derin öyle çok severim ki korkarsın
Kuruyup çöle dönsem de pare pare olsam da yenilmem."

https://youtu.be/mDM__YHIeWo

hatıra defteri tutmuş nesil

aynı zamanda peçete koleksiyonu yapmış, sokakta saklambaç oynamanın- ip atlamanın keyfine varmış, sabah kalkinca ilk isi cizgi film izlemek olan , önlük- yaka-kurdale kombinasyonun ne olduğunu bilen bir nesildir.
hatıra defteri tutmak bir gelenekti o zamanlar. (eskidendi çok eskiden)
önce en cafcaflı, en renklisinden bir defter alınırdi. sonra ilk sayfasına özene bezebe 'hatıra defteri' yazilir, tarih atılırdı. en yakın arkadaşınızdan başlayarak tum arkadaslariniza sizin için deftere hatıra içerikli bir şeyler yazmasını isterdiniz. o da muhtemelen "öncelikle bana kalbin kadar temiz bu sayfayı ayırdığın için teşekkür ederim." diye giriş yapardı. öyle ya kalp temizdi bizim için, kirlenebilecek bir şey olduğunu zamanla öğrendik... sizi seviyorum demenin en güzel yolu bu sayfalara iliştirilen akrostişlerdi:

"seviyorum ama kimi?
en tatlı birisini
nasıl söylesem sana
ilk harflerine baksana."

defter elden ele dolasir,dolaştıkça sayfaları tükenirdi. sonra elinize alır her bir sayfayi dikkatle okur, okudukça mutlu olurdunuz. kimi arkadaşınız kargacik burgacik yazarken kimisi inci gibi dizerdi. "güzelim günün güzel geçsin." temennisiyle de sonlandırıldı hatıralar.

bugün hatirima dustu bunlar . ve keşke hep çocuk kalsaymışız dedim.

en son alınan iltifat

Yaşımdan küçük göründüğümü söylediler. Belli bir yaştan sonra bu bir iltifat oluyor tabi.

kitap alıntıları

Milena, dünyanın herhangi bir yerinde benim ihtiyacım oranında çok sabır var mıdır?
(bkz: kafka)

evcimen olmak

Evini seven insanların bir özelliğidir. Yemeğimi,suyumu verin günlerce dışarı çıkmayabilirim. Ayrıca biz antisosyal de değiliz, sadece evimizi size tercih ediyoruz.
görsel

abla

Hem ablayım, hem de bir ablam var. Şu dünyadaki en büyük şansım bu galiba.

vatanım sensin

Charles'in taraf değiştirmesine bir türlü alışamadım. Ayrıca Ali Kemal'i de arıyor gözler. Ali Kemal karakteri başka bir oyuncu ile devam edebilirdi.
Bu sezon ayrı bir dizi izliyor gibiyim. Savaşın sert yüzü daha çok hissediliyor. Lakin Azize'nin kendini saklaması gerekliligi çok saçma bir detay. Dizi de herkesin bir sirri var. Cevdet vatansever olduğunu saklıyor, Azize yaşadığını,Hilal Leon'a aşkını...

bayan mı kadın mı sorunsalı

Bu konuda kafamız bir hayli karışık.
Aslında her kelimenin karşıladığı anlam farklı. Bunu öğrenirsek kullanırken çok da zorlanacağımızı düşünmüyorum.

"Kız" bir cinsiyet tanımıdır ve çocuklar için kullanılır. Çocuk sahibi olmuş bir baba "Kızım oldu" der, " kadınım oldu ya da "bayanım oldu" demez. Bir kız yetişkin olana kadar kızdır kadın değil. 18 yaşında evlenen bir kız çocuğu hala kızdır, toplum ona kadın dese de. Yani sadece cinsellik deneyiminin olması bir kız çocuğunu, kadın yapmaya yetmez.Aynı şekilde 35 yaşına gelmiş; lakin cinsellik deneyimi olmamış bir kadına da kız denemez. Bu da eğreti durur. Artık olgunlaşmış cocukluk yaşantısı geride kalmıstır.
Bilimsel kullanıma bakarsak da karşımıza "kadın" kavramı çıkar. "Kadın psikolojisi" vardır; ama "Kız psikolojisi" yoktur. Ya da "kadın beyninin yapısal özellikleri" denir; ama "kız beyni" denmez. Çünkü "kadın", kız çocukluk evresini de içeren daha genel bir kavramdır.
Bayan ise apayrı bir kavram. Daha çok toplumsal alanda kullanılır. Bir kadına hitap ederken "pardon kadın" denmez ;ama "pardon bayan" denildiği olur. Denildiği olur diyorum;çünkü aslında bu hitap da yanlıştır. En uygunu "hanımefendi"dir. Alın size güzel bir hitap sekli. Neden bayan, kadın diye diye kafanizi yoruyorsunuz?

Durumu örnekleyeyim:
1."Kadın bakar mısınız?"
2."Bayan, bakar mısınız?"
3."Hanımefendi bakar mısınız?"
Bakın 3. hitap ne kadar güzel,hoş ve yerinde.

Aynı hususlar "oğlan,erkek,bay, beyefendi" kavramları için de geçerli. "Oğlan" bir cinsiyet tanımıdır ve çocuklar için kullanılır. "Erkek" onun yetişkin halidir. "Bay" toplumsal alanda kullanılır. "Beyefendi" ise bir hitap şeklidir.

Nasıl ki bir erkek kendini "bay" olarak tanımlamıyorsa , bir kadın da kendini "bayan" olarak tanımlamaz. Asıl mesele budur.

sıla ile ahmet kural ın aşk yaşaması

ilginç bir ikili. Nedendir bilmiyorum yakıştiramiyorum birbirlerine.

kek

Havuç, tarçın ve cevizlisi makbul olandır. Yanında da taze demlenmiş çay. Oh mis.

negatif enerji yayan insanlar

Sohbet ettiğim kişinin enerjisinden direkt etkilenen bir insan olarak, kaçarak uzaklaştığım kişilerdir. Valla benim derdim bana yeter, bir de onun enerjisini çekemem.

en sevilen şiir dizesi

“…
anlatsam
yarısında izin alıp gideceğiniz bir hikayedir burası
burası
dünya bizi nasıl kırdıysa öyle de gönlümüzü almamayı bildiği yerdir”

(bkz: tufanım var ikizim yok)
(bkz: bülent parlak)

vicdan

vicdan, rehberidir insanın. hiç susmayan iç sesi, kendini yargıladığı mahkemesidir. bir insan, vicdanının sesine sağır olmuşsa korkmak gerekir ondan. çünkü çoktan insanlığını yitirmiştir.

anne

koşulsuz sevgidir.
fedakarlıktır.
huzurdur.
arkadaştır.
sırdaştır.
neşedir
hayatına rehber,
derdine derman,
karanlığına ışıktır.
seni senden bile iyi tanıyandır anne.
anne her şeydir aslında.
ve annesiz bir hayat, her zaman daha zordur.

metrobüs

gerek binmeden önce gerekse bindikten sonra bir tür mücadele verdiğiniz, istanbulumuzun güzide ulaşım aracı. kişisel alanınızı korumayı bırakın, içinden sağlam çıkabilirsiniz gördüğünüz ilk dilenciye sadaka verin. abartmıyorum.
özellikle haftasonlari o zincirlikuyunun halini bir görseniz, öğrenilmis çaresizliğin ne demek olduğunu anlarsınız. yazın kliması çalışmayan bir metrobüse denk gelmek de tam bir facia. tecrübeyle sabittir.

boğa burcu kadını

duygusal kadınlardır. ama öyle ağlamaklı zırlamaklı duygusallık değil. derin ve içten. sevdikleri için her seyi göze alabilir. yardımsever ve merhametlidir. fedakar ve anaç bi yapıları vardır ki bu nedenle çok iyi anne olurlar. sabır taşı gibi bir sabrı vardır. ancak nihayetinde onlar da bir insandır. bir yerden sonra çileden çıkar ve 'ehh yetti be' deyip her neyse onu kızdıran silip atar bir köşeye. ama bunu yapmadan önce çok fırsat verir o insana ,iyice düşünür,irdeler . baktı ki olmuyor o da bir daha bakmamayı tercih eder. dönüşü mü? dönüşü zordur efendim.

orkide

zarafet ve asaleti çağrıştıran, bir çiçek türü.
boynu biraz eğridir ya, onca güzelliğine rağmen mütevazıdır işte. belki biraz da mahcup...
çok da nazlıdır. ihmale gelmez, soluverir hemen.